İnsan için kendi egosu canından daha değerlidir; öldürülmeye kalkılmasını bağışlayabilir ama gururunun zedelenmesini affedemez. Çünkü cinayetle aşağılanmaz maktul. Hakaret ise küçük düşürür.
Çetin sorunları kestirmeden çözme meraklılarının geleneksel önerisi malum: "O işi yapanlardan birkaçını şuracıkta sallandıracaksın. Gör bakalım bir daha yapan oluyor mu?"
Gazetelerin yayımladığı fotoğraflar önemlidir. Kimi zaman onların bir tekini gören öyle sarsılır ki, düşünce ve duygularında kalıcı değişiklikler olur. Kumsalımıza vurmuş Suriyeli küçük çocuk ölüsünün görüntüsü dünyada öyle etki yapmıştı.
Yersiz korku vesvese olmaktan çıkıp yaşantıyı aksatacak boyutlara ulaşınca fobi adını alır. Bizim beyaz kesimimizin pek çok bireyinde İran fobisi var.
FETÖ ile yatıp kalkmak gözlerin devlet birimleri içinde oluşan başka istihbarat ve nifak şebekelerine de çevrilebilmesini önlüyor.
Batılılar hem paraya taparlar, hem de kendilerini züğürt hissettiklerinde teselli bulmak için laf uydurmuşlardır: "Tanrı'nın para konusunda ne düşündüğünü bilmek istiyorsanız, onu kimlere verdiğine bakın."Bizde ise züğürtler…
Günümüzde fazlaca suskun kişiler sıkıcı sayılırlar. Kızların birbirlerine boyfriend'lerini çekiştirdiği olur: "Aman şekerim, annemle tanıştırmaya götürdüm. Koltukta lök gibi oturdu, ağzını açmadı. Salak mı ne!"
Japonları severim. Samuray ruhlu, dayanıklı, üstlerine varılmadıkça sakin ve nazik insanlardır. Ülkelerinde bulundum, dostlar edindim; Japon "nişanlım" oldu. Gözlerim hafifçe çekik diye okulda adım Jap idi. Yani o milletle hayli haşir neşirliğim var.