Kulüpler Birliği Vakfı tarafından düzenlenen Futbol Zirvesi, 20 Mart 2017 Pazartesi günü Haliç Kongre Merkezi’nde yapılacak. Toplantıya, Sn. Cumhurbaşkanımızın da iştirak edecek olması Türk Futbol Ailesi’nin beklentilerini bir hayli yükseltti.

Geçen sene tam da bu zamanlarda (21 Mart’ta) Sn. Cumhurbaşkanımız gene Futbol Kulüplerimizin başkan ve yöneticileri ile bir araya gelmiş ve gündeme dair görüşlerini iletmişti. Aradan geçen bir sene içerisinde mesafe alıp almadığımızı göreceğiz hep birlikte. (fikr-i takip)

Bu sene zirveye ev sahipliği yapan Kulüpler Birliği Vakfı; daha ziyade, yayın ihalesi ile yükselen gelirlerin verimli bir şekilde kullanılması ve çağdaş-modern kulüp yapısı ve yönetim sistemlerini önceleyecek bir konuşma-tartışma programı hazırlamış. Özellikle Avrupalı katılımcıların ufuk açıcı konuşmalarını merakla beklemekteyiz.

Futbolumuzun bütün problemlerinin bir günde, birkaç oturumda çözülmesini beklemiyoruz elbette. Ama en üst düzey ilgi ve yakın alakayı arkasına alan Türk Futbolunun bileşenleri, üzerlerine düşen vazifeyi bihakkın yapacak kabiliyete sahip insanlardan oluşmaktadır. (Kişisel hesaplaşmaları ve hırsları bir kenara bırakmadıkları takdirde kendileri bir kenara itileceklerdir kaçınılmaz olarak.) 

Yaklaşan referandum ve ülkenin yoğun gündemi bir tarafta, Avrupa ile yaşanan sıkıntılar diğer tarafta olmasına rağmen dirayetle böyle bir toplantının düzenlenmesi ve Devlet Katından teveccüh görmesi bir fırsattır. Kulüpler Birliği Vakfı’nın naklen yayın ihalesi öncesi yaşadığı sıkıntılı süreçleri henüz tam olarak atlatamadığı (icra kurulunda BJK-FB ve GS’nin olmaması) halde bu işe girişmesi küskünler için bir mesajdır aynı zamanda. Federasyon ile Ankara’nın arasının pek iyi olmadığı, daha önceki birçok ziyaretteki kabul düzeyi ile bilinmekteydi. Bununla beraber bir de FB ve GS’nin yaşadığı vahim hakem yanlışlarına çanak tutan MHK yüzünden, yüzyıllık camiaları yanına değil de karşısına almak pek anlaşılır bir şey olmasa gerek.

Altyapı/özkaynak düzenlerinin üretim planlaması ve Türk Futbol Stilinin ana hatlarıyla belirlenmesi başta olmak üzere, Futbol Kulüpleri Yasasının çıkartılarak Dernekler Kanunu’ndaki yetersizliklerin ve sorumsuzluğun aşılması, Avrupa’daki kaynakların iyi değerlendirilmesi, Süper Lig ve alt liglerin standartlarının yükseltilmesi, yayın ve sponsorluk gelirlerinin çeşitlendirilmesi, hakemlik müessesesinin çağdaş bir yapıya kavuşturulması, Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulları’nın müfredatının ihtiyaca uygun ve branşlaşmaya ağırlık verecek şekilde düzenlenmesi, vergi ve SGK borçlarının özel istisna ve muafiyetlerle bağıtlanması, Lig takviminin haftada iki maç oynanacak şekilde planlanarak uygulanması, Passolig uygulamasının tıkandığı noktaların revize edilerek seyirci ortalamalarının yükseltilmesi, Federasyon ve kulüp başkanı seçimlerindeki delege yapısının iyileştirilmesi gibi birçok konunun bu bir günlük zirvede tartışılması mümkün görülmüyor. 

Bu konular başta olmak üzere sıkıntı oluşturan diğer konuları da Spor Bakanlığımız tarafından düzenlenecek bir “Futbol Şurası”  ile tartışılıp, çözüm yolları ve takviminin karara bağlanması için un-yağ ve şeker hazırdır, yeter ki İrade bu konuda helva yapmayı istesin.

18 Mart Çanakkale Zaferini kutluyor, iyi bir hafta sonu diliyorum…