Galatasaray, Zalgiris karşısında bu sezon ilk resmi maçına çıkarken; ligi devam eden Litvanya temsilcisi ise 28 resmi maç oynayarak çıktı temsilcimizin karşısına.

Şampiyonlar Ligi'ne 1. ön eleme turundan başlayan Zalgiris, Kuzey Makedonya ekibi Struga'yı 0-0 ve 2-1'lik sonuçlarla elerken oldukça zorlanmıştı.

Oyuna ileride ve baskılı başlayan Galatasaray, ilk 45 dakikada kapanan ve kontra ataklarla sonuca gitmeye çalışan rakibi karşısında 28.dakikada Barış Alper ile çok önemli bir gol fırsatını değerlendiremezken; kalesinde de iki önemli gol pozisyonu yaşadı.

Bu yarıda Yunus Akgün’ün direkten dönen topu da bir başka önemli pozisyondu.

Sentetik zemin ne kadar etkili oldu bilemiyorum ama top hakimiyeti ve kayıpları ile beraber kopuk, kopuk oynayan bir Galatasaray izledik ilk yarıda.

***

Ev sahibi ikinci yarıya şok bir golle başladı.

Rakip kalede gol ararken acemilikler sinsilesine imza atılan bir pozisyon sonrası gelişen kontra atakta kalesinde golü gören Galatasaray, sonrasında Okan Buruk’un yaptığı değişikliklerle öne geçmeyi bildi.

Abdülkerim’in beraberlik golüyle silkinen, yeni transferi Halil Dervişoğlu ile de öne geçen sarı-kırmızılılar maçın duraklama dakikalarında kalesinde gördüğü golle turu İstanbul’da ki rövanşa bıraktı.

Yazımın başında vurgu yaptığım 28 maç oynamış takım faktörü 90 dakikanın bu kadar zorlu geçmesine en önemli etkendi bana göre.

Galatasaray’a göre daha hazır Zalgiris telafisi mümkün olmayacak bir skora imza atamadı ve beraberlikle yetindi belki ama bu sonuç sarı-kırmızılılarında henüz hazır olmadığını gösterdi.

Bitirelim.

Litvanya ekibi Galatasaray’ın ayarında değil.

Aslan tur biletini İstanbul’da alacaktır.