KAPSAYICI TİCARET

Prof. Dr. Rana Atabay KUŞÇU
Tüm Yazıları
Dünya Ticaret Örgütü Kamu Forumu'nda DTÖ baş ekonomisti Ralph Ossa tarafından lansmanı yapılan rapor, daha güvenli, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir dünya inşa etmede uluslararası ticaretin rolü nedir, sorusuna cevap arıyor. Süreci incelerken, uluslararası ticaretin küresel yapısını anlamakla başlamak gerek.

“Dünya Ticaret Raporu 2023”; Eylül 2023’te “güvenli, kapsayıcı ve sürdürülebilir gelecek için yeniden küreselleşme” başlığıyla yayımlandı. 

Dünya Ticaret Örgütü Kamu Forumu’nda DTÖ baş ekonomisti Ralph Ossa tarafından lansmanı yapılan rapor, daha güvenli, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir dünya inşa etmede uluslararası ticaretin rolü nedir, sorusuna cevap arıyor. Süreci incelerken, uluslararası ticaretin küresel yapısını anlamakla başlamak gerek. 

İkinci Dünya Savaşı sonrasında, yıkılan ekonomileri ve dünya ticaretini yeniden şekillendirmek için 1945’te Bretton Woods Konferansı toplandı. 

GATT (Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması), 1948 yılında çok taraflı ticaret sisteminin kurulması, karşılıklı bağımlılık ve iş birliğinin barış ve ortak refaha katkıda bulunması arzusuyla imzalandı. 

1995 yılı sonunda Uruguay Round’un (çok taraflı ticaret müzakeresi) tamamlanmasıyla, yeni bir uluslararası kuruluş da gün yüzüne çıktı; Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ). DTÖ, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası ile, Bretton Woods kurumlarının üçlü sac ayağını oluşturmaktadır.

Yetmiş yılı aşkın zamandır varlığını sürdüren çok taraflı ticaret sistemi, son zamanlarda yaşanan jeopolitik gerilimler, artan eşitsizlikler ve iklim değişikliği gibi yeni zorluklarla karşı karşıya. Bu durum, uluslararası ticaretin silahlaştırılmasına ilişkin endişeleri artırdı.

Uluslararası ticaret önemli verimlilik kazanımları sağlar. Ancak bu kazanımların, yoksulluk ve eşitsizliğin azaltılması, barış ve güvenliğin korunması ve sürdürülebilir bir ekonomiye ulaşılması gibi daha önemli politika hedefleri uğruna feda edilmesi gerekliliği tartışılıyor. 

Bu, çok taraflı ticaret sisteminin kuruluşundan bu yana ticaret politikalarının oluşturulmasına rehberlik eden temel öğretiden önemli bir sapmadır. 

Rapor özellikle, “yeniden küreselleşme (re-globalization) adı verilen; ticari entegrasyonun daha fazla ekonomiye, insana ve konuya yayılması gerektiğini öne sürüyor.

Ticaret ve çevresel sürdürülebilirlik de raporun başlıklarından… 

Ticaretin çevreye etkileri nelerdir? Değişen bir doğal çevre, ticaret kalıplarını nasıl değiştirebilir? Ticaretin serbestleştirilmesi çevre için iyi mi yoksa kötü mü? 

Ticaret, büyümeyi ve ülkeler arasında üretimin yeniden tahsis edilmesini teşvik eder, üretim teknolojisini değiştirir, geliştirir. Ticaret, üretim ve ulaşımdan kaynaklanan emisyonlara neden olurken, çevresel ürün ve hizmetlerin kullanılabilirliğini artırarak olumsuz çevresel etkileri azaltabilir.

Dünya Meteoroloji Örgütü, eylül ayının bugüne kadarki en sıcak ay ve 2023 yılının da kaydedilen en sıcak yıl olacağını açıkladı. Zamansız yangınlar, seller ve aşırı doğa olayları, iklim değişikliğinin ticaret üzerindeki doğrudan etkilerini açıklayabilir. Tedarik, ulaşım ve dağıtım zinciri altyapısı, iklim değişikliğinden kaynaklı olumsuzluklara karşı savunmasız hale gelebilir. 

Hacim olarak küresel ticaretin yaklaşık %80'ini oluşturan deniz taşımacılığı, aşırı hava olayları nedeniyle limanların daha sık kapanması gibi olumsuz sonuçlarla karşılaşabilir. Daha da önemlisi, iklim değişikliğinin tüm üretim faktörlerinin üretkenliğini azaltması, bunun da sonuçta çıktı kayıplarına ve küresel ticaret hacminin azalmasına yol açması bekleniyor. Nitekim, 2022’nin son çeyreğinde başlayan durgunluğun devam etmesi nedeniyle DTÖ ekonomistleri, 2023 yılında küresel mal ticaretindeki büyümeye ilişkin tahminlerini küçülttüler.

Sürdürülebilir bir gelecek için ticaret ve ticaret politikaları yeniden şekillenmeli; kimseyi geride bırakmadan kapsayıcı bir gelecek inşa edilmelidir.