İKLİM EYLEMİ VE TİCARET

Prof. Dr. Rana Atabay KUŞÇU
Tüm Yazıları
DTÖ (Dünya Ticaret Örgütü) Sekreterliği, iklim hedeflerine doğru ilerlemeyi hızlandırabilecek 10 ticaret politikası aracını araştırdığı bir rapor yayımladı.

Dünya, küresel sıcaklık artışlarını ve bunun sonucunda ortaya çıkan iklim değişikliğini sınırlamak ve iklim kriziyle mücadele etmek için Birleşik Arap Emirlikleri’nde toplanıyor. Dubai’de, 30 Kasım-12 Aralık tarihleri arasında gerçekleşen 28. Taraflar Konferansı’nın (COP 28), ilk gününden bu yana oldukça hızlı kararlar alınıyor, ilkler yaşanıyor.

DTÖ (Dünya Ticaret Örgütü) Sekreterliği, iklim hedeflerine doğru ilerlemeyi hızlandırabilecek 10 ticaret politikası aracını araştırdığı bir rapor yayımladı. Rapor, Birleşmiş Milletler’in iklim hedeflerine yönelik eylemi desteklemek üzere oluşturuldu ve devam eden COP 28’de sunuldu. 10 temel başlık, seçenekler olarak aktarıldı:

1) Hantal sınır gümrük prosedürleriyle bağlantılı sera gazı emisyonlarını azaltmak için ticareti kolaylaştırıcı önlemlerin getirilmesi; 

2) Yeşil hükümet satın alma politikalarının uygulanması; 

3) Enerji verimliliği düzenlemelerini güncellerken mevzuatın bölünmesini önlemek için uluslararası standartların kullanılması; 

4) İklim değişikliğini hafifletme ve uyum çabalarını desteklemek için iklimle ilgili hizmet sağlayıcılarına yönelik düzenlemelerin ve kısıtlamaların gözden geçirilmesi; 

5) Düşük karbonlu teknolojilerin alımını artırmak için ithalat tarifelerinin yeniden dengelenmesi; 

6) İklim eylemi için ek kaynakların kilidini açmak amacıyla çevreye zararlı sübvansiyonlarda reform yapılması; 

7) İklimle ilgili teknolojilerin ve ekipmanların yayılmasını desteklemek için ticaret finansmanının kolaylaştırılması ve arttırılması; 

8) Gıda ticaretini kolaylaştırarak iklime uyum ve iklim değişikliğinin azaltılmasını desteklemek için gıda ve tarım pazarlarının işleyişinin iyileştirilmesi; 

9) Ekonomileri hastalıkların, zararlıların ve iklim değişikliğinin neden olduğu diğer ilgili risklerin yayılmasından korumak için sağlık ve bitki sağlığı sistemlerinin güçlendirilmesi; 

10) Politika parçalanmasını ve uyum maliyetlerini azaltmak için karbon fiyatlandırması ve eşdeğer politikalar dahil olmak üzere iklimle ilgili iç vergilerin koordinasyonunun iyileştirilmesi.

Görüldüğü gibi, DTÖ, iklim hedeflerine yönelik eylemi desteklemek için ticaret politikası oluşturuyor.

Bu, sıradan bir cümle değil. COP zirvelerinde ilk kez ticaret bir başlık olarak ye alıyor ve iklim hedefleri mücadelesi gözetilerek ticaretin nasıl şekilleneceği gündeme getiriliyor. Bu yeni yayının sunuşunda, DTÖ Genel Direktörü NGozi’nin sözleri dikkat çekici; "Ekonomiler, her bir unsuru ulusal katkı beyanlarına (NDC'ler) ve ulusal uyum planlarına (NAP'ler) entegre edilebilir. Ders çok açık: küresel olarak bütünleşmiş tedarik zincirleri olmadan, yüzyılın ortasına kadar net sıfır emisyona ulaşmak çok daha pahalı hale gelecektir."

Yayında yer alan verilerde ham petrol ve kömürün sırasıyla yüzde 0,8 ve yüzde 1,6'lık; yenilenebilir enerji ekipmanlarının ise yüzde 3,2'lik ortalama tarifelerle karşı karşıya olduğu görülüyor. Bazı ekonomilerin yüzde 12'ye kadar yüksek tarifeler uyguladığı belirtiliyor. 

Hükümetlerin kamu alımlarında yılda yaklaşık 13 trilyon ABD doları harcadığını ve bunun doğrudan ve dolaylı olarak sera gazı emisyonlarının yüzde 15'inden sorumlu olduğu aktarılıyor.

Yayından akılcı çıkarıma ulaşılıyor: kamu, pazarlarını verimli ve sürdürülebilir tedarikçilere açık tutarken iklime duyarlı kriterlerin getirilmesi emisyonları önemli ölçüde azaltabilir.

COP 28 ile iklim değişikliği ve ticaret arasında ortaya çıkan yeni normaller, önümüzdeki uzun yıllar, çok taraflı ticaret sistemini de şekillendirecektir.