Deportivo Palestino Futbol Takımı, son maçında Huachipato Takımını 5-0 gibi farlı bir skorla yenerek 16 takımlı Şili Premier Ligini Dördüncü sırada tamamladı. Dünya Kupasının konuşulduğu bu günlerde Şili Ligi ne alaka denilebilir. Hikayesini anlatınca eminim ki sizlerde Şili’nin bu güçlü futbol takımına ilgi duyacaksınız.

1900’lü yılların başlarında Filistin’den Şili’ye göç edenlerin yazdığı hikayedir Club Deportivo Palestino. İsmini ve kuruluş tarihini araştırınca bu Güney Amerika Futbol Takımına hayranlığım kat ve kat arttı. Twitterdan takip etmeye başladım. Filistin bayrağının renklerinden oluşan formalarıyla kimlik enstrümanı olarak futbolu kullanmışlar. Sahip oldukları örf ve adetleri kaybetmemek için bir arada durmanın formülü olarak bu takımın etrafında toplanmışlar. Kendi taraftarları dışında kimselerin umursamadığı bu takım başarılar elde edince işler değişti. Uluslararası maçlara çıkınca FIFA’ya şikayetler başladı. Çünkü Filistin Bayrağının renklerinin yanında Filistin Devletinin sınırlarını gösteren ülke haritasını da armalarına koymuşlardı. İsrail Devletinin FIFA’ya şikayetleri ne yazık ki karşılık buldu ve Filistin Devlet haritasının logodan çıkarılmasını istediler. Güney Amerika’nın bu asil insanları bunu kabullenir mi!? Elbette hayır. Futbolcular vücutlarının görünür yerlerine Filistin haritasının dövmesini yaptırırlar. Nice zorluklara dik durarak karşılık vermişler. Anlatılacak yüzlerce hikayeleri var.

Üniversite öğrencilerim ile izlediğim “Dönene Kadar Senin Ülken” belgeseli olayları biraz mizahi, biraz gergin, biraz coşkulu birazda ümitsizlikle anlatıyor. Usta futbol yorumcusu, yazar ve akademisyen Erdal Hoş’un yönetmenliğinde bu konu detaylarıyla işlenmiş. Filistinli futbolcular Şili’de ne kadar rahat ise Filistin topraklarında futbol oynamak bir o kadar zor. Her şeye rağmen futbolun gücüne inananlar var ve haklılar.

Maçlarını oynadıkları 12 bin seyirci kapasiteli Municipal de La Cistema Stadı dolduran seyircilerin yanında takıma sempati duyanların sayısı da azımsanmayacak sayıda.

Tam karşılığı bir örnek olmasa bile Portekizli diktatör Salazar'a ülkeyi nasıl yönettiğini sormuşlar. Hafif bir gülümseme ile "Tres F" yani "3 F ile" diye yanıt vermiş; Fado (müzik), Fatima (din) ve Football (futbol). 3F'deki din unsurunun yerini zamanla Portekiz dışındaki coğrafyalar "Fiesta" yani eğlence unsuru ile yorumlamış. Deportivo Palestino’da bunun karşılığı Futbol, Filistin, Fedailer.