CHRİSTOPH DAUM

ANIL KARTAL 27 Ağu 2024

ANIL KARTAL
Tüm Yazıları

Christoph Daum, Süper Lig tarihinde en az 150 maçta görev yapan 72 teknik direktör arasında galibiyet yüzdesi (yüzde 65) ve puan ortalaması (2.11) en yüksek isimdir. Türkiye’ye Beşiktaş ile anlaşarak ayak bastı ve 1993-94 sezonunun ortasında Beşiktaş’ın teknik direktörü oldu. İlk sezonunda Türkiye Kupası, sonraki sezonda ise lig şampiyonluğu sevinci yaşadı.

Fenerbahçe’ye geldiğinde takım 2 senedir şampiyon olamıyordu; üstelik gelir gelmez ilk maçta evinde İstanbulspor’a 3-0 kaybetmişti. 2000’li yılların Fenerbahçe’sini Fenerbahçe yapan hocalardan biri oldu. Başarılı, ortama uyum sağlayan, geliştirici, denemekten ve risk almaktan çekinmeyen bir hoca olarak tanıdı Türkiye onu… Üstelik her bütçeye uygun oyuncular bulmak gibi bir özelliği de vardı. Birçok futbolcuyu formunun zirvesine çıkardı; tarama ekibi çok güçlü bir teknik adamdı. 2003'te Aziz Yıldırım’a verdiği transfer listesi sızmıştı: Cavenaghi, Luis Fabiano ve Gökdeniz’i istemişti. Fenerbahçe’de çalıştığı dönemde iki şampiyonluk kazandı; iki şampiyonluğu ise son maçlarda kaybetti.

Onun Fenerbahçe kariyerini en iyi anlatan cümle "2006'da eğer Appiah o golü atsaydı, 2010'da 23 gol pozisyonundan birini gole çevirebilseydik, karşınızda bir Fenerbahçe efsanesi duruyor olacaktı." olsa gerek… Tüm bunlar gerçekleşseydi belki bugün stadın çevresinde bir heykeli bile olurdu. Fenerbahçe tarihinin göze hoş gelen futbolunu oynatan ve bana göre izlediğim en iyi Fenerbahçe takımının mimarlarından biriydi. Kadıköy yıllar boyu rakiplere cehennem olduysa bunda Daum’un katkısı çok büyüktü. Kadıköy’de derbi serileri onun dönemiyle perçinlendi. Fenerbahçeliler, 6-0 maçını unutamazlar ama Daum dönemindeki 4-0 maçta kaçan pozisyonlar, maç bittiğinde "4-0’dan daha fazlası olabilirdi" diye düşündürmüştü Fenerbahçe taraftarına.

O sezon sonu Denizli maçıyla birlikte iki senelik şampiyonluk serisi bitmiş ve Fenerbahçe tarihinin o zamana kadarki en büyük hayal kırıklığını yaratmıştı. Sadece Fenerbahçe için değil, Türk futbolu için de önemli bir değerdi. Ülkemizi ve insanımızı sever, değer verirdi. Taraflı tarafsız herkesin sevdiği ve saygı duyduğu, renklerin ötesinde bir futbol adamını uğurluyoruz...