Güncel - Yaşam 04.10.2023 14:14

Gözleri görmeyen köpeğe öğretmenler ve özel eğitim öğrencileri sahip çıktı

Zonguldak'taki Uzunmehmet Özel Eğitim Uygulama Okulu'nun öğretmen ve öğrencileri, katarakt nedeniyle görme engeli bulunan köpeği yaklaşık iki yıldır okulun bahçesindeki kulübede besliyor.
Gözleri görmeyen köpeğe öğretmenler ve özel eğitim öğrencileri sahip çıktı

Hayvansever Seda Mercan, yaklaşık iki yıl önce Çaycuma'da gözleri görmeyen sahipsiz köpeğin bulunduğunu öğrenince hayvanı kent merkezine getirdi.

Buradaki muayenesinde iki gözünde katarakt olduğu tespit edilen köpek, Samsun'daki bir merkezde 5 saat süren ameliyata rağmen görme engelli kaldı.

Mercan'ın köpeği sahiplendirmek için verdiği ilanı gören Uzunmehmet Özel Eğitim Uygulama Okulu öğretmenleri, öğrencilerin sosyalleşmesi ve köpek korkularını yenmeleri için hayvanı sahiplenerek okula getirdi.

Sağlık kontrolleri ve aşıları yaptırılıp "Umut" adı verilen köpek için okul bahçesine kulübe konuldu. Teneffüslerde "Umut" ile vakit geçiren, öğretmenlerinin gözetiminde köpeği gezdiren ve beslenmesini yapan özel eğitim öğrencileri, köpek korkularını yenmelerinin yanı sıra sosyal alanda sorumluluk alma yetilerini de geliştiriyor.

Öğretmen Ahmet Ufuk Işık, köpeğin ameliyatının ardından yuva arandığını ve kendi okulları için uygun olacağını düşünerek sahiplendiklerini söyledi.

"Umut"un gözlerinin ışığı seçebildiğini ancak net göremediğini anlatan Işık, "Köpeğin, çocuklarımızın hayvan korkularını yenmeleri bakımından çok faydası oldu. Öğrencilerimiz, sabahları yemeklerini koyuyor, ellerinden geldiğince temizlikleriyle ilgilenmeye çalışıyor. Sorumluluk anlamında ciddi yol katettik." dedi.

Işık, köpeğin okula geldiği ilk zamanlar çok zayıf ve korkak olduğunu belirterek, "Kulübesinden çok fazla çıkmak istemiyordu, sesini bile duymamıştık. Geldiği zaman iğneleri devam ediyordu. Onları yaparken, acı çektiği halde ses çıkaramıyordu. Şu anda kuyruğunu sallıyor, güvercinler geldiği zaman havlayabiliyor. Biz geldiğimiz zaman kuyruk sallayarak neşeyle bizi karşılıyor, etrafında yuvarlanıyor. Artık mutlu." diye konuştu.

Bazı öğrencilerin hayvanlardan korktuğunu anlatan Işık, "Büyük ölçüde bunları atlattık. Her seferinde yeni öğrenciler geldiğinde aynı sorunları baştan yaşıyoruz fakat alışıyorlar. Korkularını yenmeleri özellikle iyi oldu çünkü sokaktan geçerken bile köpek gördüklerinde yanaşamayan öğrenciler vardı. Şimdi böyle sorunlar yaşamamaya başladık." ifadelerini kullandı.

"Hayvanlar alınıp iki gün sonra bırakıldığında hiç hoş olmuyor"

Işık, dışarıdan görenlerin köpeğin görme engelli olduğunu çok fazla anlayamadığına değinerek, şunları söyledi:

"Çocukların eğitiminde hayvan sevgisi önemli. Tavsiye ederim fakat hayvan sahiplenmek ciddi sorumluluk. Eğer terk etmeyeceklerse, her türlü sorumluluğu yerine getirebileceklerse aileler, köpek veya kedi edinmeliler. Başka türlüsü zaten mümkün değil. Hayvanlar alınıp iki gün sonra bırakıldığında hiç hoş olmuyor."

"Çocuklarla iletişimi çok güzel"

Hayvansever Seda Mercan da engelli sahipsiz hayvanlara çok duyarlı olduğunu, özellikle görmeyen köpek ve kedilere daha fazla üzüldüğünü dile getirdi.

Köpeğin tedavi sürecinin uzun sürdüğünü kaydeden Mercan, şöyle devam etti:

"Köpeğimiz hekimlerimizle Samsun'a gitti. Ameliyatını orada oldu ve iki gün kaldı. Daha sonra buraya geldi. Dikişlerinin düzelmesi zaman aldı. Çok yuva ilanı açtım ama dönen olmadı. Sağ olsun Ufuk hocamız döndü bize. Okulda köpeğe bakacaklarını söyledi. Sosyal sorumluluk projesi gibi oldu. Çok sevindim. Başlarda, 'Acaba uzun süre bakarlar mı, ne olacak?' diye bir tereddüt ettim ama çok yanıldım. Köpeğimiz 2 yıldır burada, kilo aldı. Çocuklarla iletişimi çok güzel. Çok mutluyum."

Öğrencilerden 10 yaşındaki Yusuf Ahmet Açıksöz de köpeği gördüğünde çok heyecanlandığını, onu beslediğini ve çok sevdiğini söyledi.