"ŞEYTAN" LAKAPLI BİR FUTBOL FENOMENİ

Fehmi KETENCİ 12 Oca 2017

Fehmi KETENCİ
Tüm Yazıları
Görünen, o ki televizyon izleyicileri neyin ne olduğunu çok iyi ayırt edebiliyor. Adına spor programı deyip ekrana yansıtılan o programlarla, televizyon izleyicilerinin, spor severlerin akıllarıyla alay etmeyi denemeyin..

Evet, başlıkta sözünü ettiğimiz futbolcunun kim olduğunu, başlığı okuyunca hemen anlamışınızdır.. Türk futbolunun “Şeytan” lakaplı ele avuca sığmayan futbolcusu 18 Ağustos 1962 yılı Nazilli doğumlu, Boluspor’da oynarken olaylı bir şekilde Fenerbahçe’ye transfer olan ve hem Mili Takım’da hem de Fenerbahçe’de, inanılmaz futbolcu özellikleriyle Türk futbol tarihine altın harflerle adını yazdıran Rıdvan Dilmen’den; çok başarılı futbolculuk, teknik direktörlük yaşamının yanısıra, uzun süredir televizyonda yaptığı futbol yorumculuğu ile de çok beğenilen bir futbol fenomeninden sözediyoruz. 

Bugün televizyon izleyen, sporu seven, futbol tutkunu olan kime sorarsanız sorun, Fenerbahçeli Rıdvan olarak bilinmesine, bunu saklamadan her zaman dile getiriyor olmasına rağmen taraflı tarafsız herkesin en çok beğendiği futbol yorumcusu olarak Rıdvan Dilmen’i göstereceklerdir.

O nedenle bu “futbolun şeytanı”nı, en çok beğenilen futbol yorumcusunu buraya taşımamın doğru olacağını düşündüm. O nedenle de bugünkü spor yazıma bu başlığı attım..

Rıdvan Dilmen’i canlı olarak deplasmanlar da dahil, hemen hemen her Fenerbahçe karşılaşmasında izleme şansını yakalayan futbol ve Fenerbahçe tutkunlarından biriyim.

Onu izlemek bir başka keyifti. Ona neden “şeytan” dendiğini şimdi daha da iyi anlıyorum.. Fırsat buldukça da, NTV’deki programını kaçırmamaya çalışıyorum.. 

Günümüzde iyice amacından sapan, ne yaptıkları anlaşılamayan, bazılarında egolarını tatmin için ekrana çıkan, adına spor yorumcusu denenlerin katıldığı o programlarla kıyaslanamayacak kadar güzel programların bir çoğunda Rıdvan Dilmen vardır. Ama, adıyla özdeşleşen NTV’deki Güntekin Onay ile birlikte sundukları “Yüzde Yüz Futbol” televizyon ekranlarındaki en başarılı, dozunda ve tadında, izlenmeye değer, keyif veren televizyon spor-yorum programı olarak en çok beğenilendir.

Geçtiğimiz akşam TRT3’de yayınlanan Erdoğan Arıkan’ın sunduğu “Futbolun Zirvesi” programına katılan Rıdvan Dilmen bu konuda ne kadar başarılı olduğunu bir kez daha gösterdi. Sakinliği, televizyonda olması gereken yorum düzeyinin kalitesi, esprileri, programa katkıları ve sevimliliğiyle ekranın neden en iyi spor yorumcusu olduğunu gösterdi.. TRT spor programcı ve sunucularından olan Erdoğan Arıkan ekranın en başarılı spor programcılarından biridir. Bu programda Rıdvan Dilmen’le o kadar güzel bir uyum ve diyalog birlikteliği oluşturdular ki, programı izlemek büyük keyif. Tabi Rıdvan Dilmen’in yıllardır içinde bulunduğu “Yüzde Yüz Futbol” Programının başarısını da göz ardı etmeyelim.

Bir süredir ekranın en çok beğenilen ve en başarılı spor/futbol yorumcusu Rıdvan Dilmen ile ilgili bir yazı yazmayı düşünüyordum.. Rıdvan Dilmen ile ilgili yazılacak o kadar çok şey var ki.. Onları buraya tekrar aktarmak istemedim.. Ama benim, bir süredir, asıl yazmak istediğim, ekranların en çok sevilen ve beğenilen futbol yorumcusu Rıdvan Dilmenle ilgili bir şeyler yazmaktı. TRT Spor’da “Futbolun Zirvesi” programını izledikten sonra bu konuda bir şeyler yazmamın zamanının geldiğini düşündüm ve hissettiklerimi, düşündüklerimi buraya aktarmaya karar verdim..

Yazıyı yazmaya başlamadan önce, günümüzün en etkili iletişim kanallarının başında olan Sosyal Medya’da, en başarılı spor yorumcuları konusundaki araştırma ve okuyucu yorumlarına baktım.. Orada da televizyon olarak NTV öndeyken, NTV’de yayınlanan Güntekin Onay’ın sunduğu, Rıdvan Dilmen’in konuk olduğu ”Yüzde Yüz Futbol” programı, uzak ara en çok beğenilen Spor-Yorum programıydı.

Spor yorumcusu Rıdvan Dilmen işte böyle bir futbol fenomenidir.

Görünen, o ki televizyon izleyicileri neyin ne olduğunu çok iyi ayırt edebiliyor.

Adına spor programı deyip ekrana yansıtılan o programlarla, televizyon izleyicilerinin, spor severlerin akıllarıyla alay etmeyi denemeyin..

Kimsenin umurunda değilsiniz, bilesiniz!